Airbus Üst Yöneticisi Guillaume Faury: Avrupa, Rusya ve Trump kaynaklı risklere karşı hazırlıksız

Uluslararası

Avrupalı uçak üreticisi Airbus’ın üst yöneticisi Guillaume Faury, Avrupa'nın Rusya ve eski ABD Başkanı Donald Trump kaynaklı risklere karşı hazırlıksız olduğunu bildirdi.

İngiliz The Guardian gazetesine röportaj veren Faury, Rusya'nın Ukrayna'yı işgal ederek savaşı Batı Avrupa sınırlarına taşımasının, kıtanın savunma sanayisi için "belirleyici bir an" olduğunu vurguladı.

Avrupa'nın Rusya ve eski ABD Başkanı Donald Trump kaynaklı risklere karşı hazırlıksız olduğunu belirten Faury, "Avrupa'nın henüz Avrupa ile Rusya arasında yaşanacak bir çatışma için gereken hazırlık seviyesine sahip olduğunu düşünmüyorum. Açık konuşalım. Görünen o ki Rusya savunma kapasitesini artırıyor." ifadelerini kullandı.

Faury, Avrupa'nın İkinci Dünya Savaşı'ndan beri barış ortamında gerçek bir çatışmaya hazırlanmadığını kaydederek, "Eğer potansiyel olarak farklı düzeylerde angajman ve çatışmalara hazırlıklı olmak istiyorsak, o zaman kapasitemizi artırmamız gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

İngiltere de dahil olmak üzere Avrupa ülkeleri arasında işbirliğinin önemini anlatan Faury, uçak üretiminde sayının önemli olduğunu vurguladı.

ABD'nin bir, Avrupa'nın ise üç farklı savaş uçağının üretimine yöneldiğini anlatan Faury, "Silah sistemi türüne göre çok güçlü bir kabiliyete sahip olmak için Avrupalılar olarak çabalarımızı bir araya getirmenin yolunu bulmamız gerektiği oldukça açık görünüyor. Avrupa sınırlarında gördüğümüz güvensizlik düzeyi ortadayken güvenlik ve savunma için bir araya gelmemek mantıklı mı? Hayır, bence başka seçenek yok. Bu, Avrupa'nın bir savunma ve güvenlik oyuncusu olup olmaması konusunda belirleyici bir andır." ifadelerini kullandı.

Guillaume Faury, NATO'nun Avrupa'ya koruma sağladığını hatırlatarak, "Eğer gerçeğin (NATO korumasının) farklı olabileceğine inanmaya başlarsak, bu potansiyel durumu önceden tahmin etsek iyi olur. Trump 1 ile ilk uyarıları almıştık. Eğer Trump 2 de aynı nitelikte ya da ABD'nin Avrupa'dan kendi başının çaresine bakmasını beklemesi anlamında daha da fazlasıysa... Bunu ciddiye alsak iyi olur." değerlendirmesinde bulundu. (AA)